Menü

BİLGİ EDİNME HAKKI

Temmuz 22, 2019 - EMSAL YARGI KARARLARI

 BİLGİ EDİNME HAKKI

 

I. BİLGİ EDİNME HAKKININ TANIMI

Bilgi edinme hakkı, kamu idarelerinin kayıtlarında yer alan ve kural olarak tüm konulara ilişkin bilgi veya belgenin gerçek ve tüzel kişilere onaylı bir nüshasını ya da nüsha vermenin mümkün olmadığı durumlarda aslını inceleme imkânını sağlayan bir hak olarak tanımlanmaktadır[1]. Daha kısa ve öz bir tanıma göre bilgi edinme hakkı, devletin sahip olduğu her çeşit veriye erişim hakkıdır[2].

Bilgi edinme olgusu hak ve özgürlük şeklinde vasıflandırılabilmektedir. Bir sahada engellemelerin ve kısıtlamaların bulunmayışı özgürlük, eylemde bulunmada ve yapabilmede serbest olma veya bireylerin diğer kişi ya da kurumlara karşı iddia edebileceği ve isteyebileceği edimler, ayrıcalıklar ve eylemler ise hak olarak kabul edilmektedir[3]. Öte yandan, bilgi özgürlüğünün kamuya açık gazete, internet, televizyon gibi iletişim araçlarından bilgiye erişmeyi, bilgi edinme hakkının ise sadece idareden kanun ile bilgi almayı kapsadığı doktrinde ifade edilmiştir[4].

İfade hürriyeti ile olan yakın ilişkisi sebebiyle bilgi edinme özgürlüğü, bireylerin maddi ve manevi varlıklarını teminat altına almayı amaçlayan birinci kuşak hak ve özgürlükler içerisinde değerlendirilmektedir[5]. Ancak bilgi edinme hakkı, tartışmalı olmakla birlikte, yaygın görüşe göre günümüzde bir insan hakkı olarak düzenlenmesi talep edilen üçüncü kuşak, dayanışma hak ve özgürlükleri kapsamında kabul edilmektedir[6].

Bilgi edinme hakkının, saydamlık, hesap verilebilirlik, açık toplum ve kamu yönetişimi gibi kavramlarla yakın bağlantısı mevcuttur[7]. Bu kavramların gelişebilmesi için bilgi edinme hakkının etkin bir şekilde kullanılması ve sınırlarının daraltılması uygun olacaktır. Ayrıca, hak arama hürriyetinin gerçekleşebilmesi için bilgi edinme hakkı bir ön şart niteliğindedir[8].

II. BİLGİ EDİNME HAKKININ AMACI VE ÖNEMİ

Bilgi edinme hakkının amacı, bireylerin bilgilenmesini sağlamak ve böylece idarenin hukuka uygun kararlar almasını temin etmektir[9]. İdarenin bazı işlemleri aleni olarak herkesçe görülebilir ya da bilinebilir. Yine, bazı işlemleri medya aracılığıyla bilinebilir. Ancak idarenin birçok işlemi hakkında bireyler bilgi sahibi değildirler. Bireylerin gerek kendileri hakkında, gerekse kamuyu ilgilendiren işlemler hakkında kamu gücü ile donatılmış idareden bilgi almaları bilgi edinme hakkının en önemli amaçlarından birisidir. Bilgi edinme hakkının mümkün olması ile hukuk devletinin esasını teşkil eden kanunilik ilkesi gerçekleşecek, kişilerin menfaatleri korunacak ve kamu yararı kolay bir şekilde sağlanacaktır[10].

Katılımcı demokrasinin temel taşlarından biri de bilgi edinme hakkıdır[11]. Gerçekten bilgi edinme hakkının amaçlarından biri, bireylere idarenin işleyişine katılma imkânı tanınmasıdır[12]. Şöyle ki, bilgi edinme hakkı sayesinde idarenin işlemleri hakkında bilgi sahibi olan bireyler, idarenin alacağı kararlarda yönlendirici olabileceklerdir. Daha önceki işlemleri öğrenen bireyler, idarenin daha yerinde ve insan haklarına uygun yeni işlemler tesisini talep edebileceklerdir. Böylece bireyler dolaylı olarak idarenin işleyişine katılabilme imkânına sahip olacak ve idarenin bireylerin hizmetinden uzaklaşmasını engelleyeceklerdir. Bu sebeple, bilgi edinme hakkı vatandaşların idarenin yönetimine demokratik katılımı için gereklidir[13].

Yine bilgi edinme hakkı ile idarenin keyfi işlemler tesis etmesine mani olmak amaçlanmaktadır[14]. İdareyi oluşturan insanlardır. İnsanların gizli yapılan işlem ve eylemlerde keyfiliğe kaçması çok kolaydır. İdare tesis ettiği işlemlerin bilgi edinme hakkı kapsamında gizli kalmayacağını ve kamuoyunca öğrenileceğini düşündüğünde keyfiliğe kaçmaktan kendisini engelleyecektir. Bilgi edinme hakkının tanındığı oranda, devlet yönetiminde yolsuzluk oranı düşecek, keyfilik azalacak ve sorumluluk duygusuna sahip iyi bir yönetim söz konusu olacaktır[15].

Bireyler ile idare arasındaki ilişkileri iyileştirmenin bilgi edinme hakkının başka bir amacı olduğu ifade edilmektedir. AZER’e göre idari işleyişe katılma, hukuki güvenlik ve bilgi edinme hakları sayesinde bireyler ile idarenin yöneticileri arasında bir güven ortamı meydana gelecek ve böylece iletişimsizlikler ortadan kaldırılarak ilişkilerin iyileşmesi sağlanacaktır[16]. Kanaatimizce bu durum uygulamada her zaman ilişkilerin iyileşmesi şeklinde sonuçlanmayabilir. Bireyler bazı durumlarda bilgi edinme hakkı sayesinde işlemi tesis eden idarecilere karşı iyi duygular beslememekte, hatta bazen hem işlemin iptalini, hem de işlemi tesis edenlerin şahsına karşı manevi tazminat davası açabilmektedirler.

Bilgi edinme hakkı, bireylerin demokratik sınırlar içerisinde yöneticilerden hesap sormasını temin etmektetir[17]. Nitekim yöneticilerin tesis ettikleri işlemleri ve yaptıkları eylemleri öğrenen bir toplum bir sonraki seçim döneminde tercihlerini daha doğru yapabilecek, yöneticilere daha kolay hesap sorabilecek ve hatta yargıya başvurarak bazı idarî işlemleri iptal ettirebilecektir. İdare, yargı merciinde işlemlerinin hukuka uygunluğunu savunmak zorunda kalacaktır. Böylece, bilgi edinme hakkı bireylerin devleti denetlemesinde çok önemli bir fonksiyon ifa edecektir[18].

Ayrıca bilgi edinme hakkı ile şeffaf bir yönetimin temini amaçlanmaktadır[19]. Şeffaf bir yönetim ile kastedilen, kamunun işlem ve eylemlerinin vatandaşlarca izlenebilmesi, takip edilebilmesi ve kontrol edilebilmesidir[20]. Şeffaf bir yönetim, diğer bir ifadeyle günışığında bir yönetimin temini için bireylerin idarenin tesis ettiği ve edeceği işlemleri öğrenebilmesi gerekir. İdare tesis edeceği işlemleri kamunun öğreneceğini bildiği zaman daha şeffaf bir yönetim biçimi ortaya koyacaktır. Ayrıca, idarenin verimliliğini arttırmayı amaçlayan şeffaflık sayesinde, kamu yöneticileri ve görevlileri hatalarını ve eksikliklerini görme imkânı bulacak ve böylece daha rasyonel davranmaya çalışacak ve kendilerinin sebep olduğu aksaklıkları minimuma indirecektir[21]. Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, demokratik kitle örgütleri ile diğer baskı gruplarının ellerindeki bilgileri kamuoyuna sunmaları ile de şeffaflık bir toplumda genelleşecektir[22].

Bilgi edinme hakkı sayesinde kişilerin idare karşısında korunması ile devlet – birey dengesinde, birey yönünde çok önemli bir gelişme yaşanmıştır[23]. Halkın ihtiyaçlarına karşı duyarlı bir yönetim şekli olan çağdaş kamu yönetiminin tesisi yönünden bilgi edinme hakkı önem arz etmektedir[24]. Toplumun sosyal, kültürel ve ekonomik yönlerden gelişimi için bilgi edinme hakkının sağlıklı bir şekilde kurulması şarttır[25]. Bilgi edinme hakkı, iş dünyası için de önem arz etmektedir. Zira, ABD’de Bilgi Edinme Özgürlüğü Kanunu’nu en sık kullananlar arasında ticari değeri olan bilgilere ulaşmak isteyen işletmeler gelmektedir[26]. Ayrıca kamu personelini ilgilendiren disiplin hukukunda, savunma hakkının sağlanması için idarenin elindeki bilgi ve belgelerin öğrenilmesi son derece önemlidir[27]. Son olarak, bilgi edinme hakkı ile yalnızca halen hazırlanmakta olan idari işlemlere değil, bitmiş idari işlemlere erişim de amaçlanmaktadır[28].

III. BİLGİ EDİNME HAKKININ KAPSAMI VE SINIRI

İdareler, hak arama hürriyetinin kullanılmasını teminen ellerindeki bilgi ve belgeleri talep üzerine bireylerlerin erişimine sunmalıdır[29]. Bir talep hakkı olan bilgi edinme hakkı, idarece tutulan kayıtlara erişmeyi içerir[30]. Bilgi ile devletin elindeki her türlü kayıt anlaşılmaktadır[31]. Açıklanmaması makul sebeplerle haklı görülen bilgiler dışında, kural olarak devletin elindeki tüm bilgilere ulaşılabilmelidir[32]. Bilgi edinme hakkı uyarınca, devlet belli istisnalar dışında, bireylerin talepleri üzerine gerekli araştırmayı yapıp, istenen bilginin yerini bulmalı ve talep edenlerin istifadesine sunmalıdır[33].

Bilgi edinme hakkı vatandaşların devletin elinde tuttuğu hem kendileriyle, hem de kamuyla ilgili bilgi ve bilgilere ulaşmayı ve bunları açıklayabilmeyi kapsar[34]. Bilgi edinme talebinde bulunanın hangi bilgiyi ya da belgeyi istediğini belirtmesi yeterli olup, bu bilgiyi ya da belgeyi ne sebeple istediğini açıklamasına gerek yoktur[35].

İdare, bireylerin bilgi kirliliği ve hileli yönlendirmelerden etkilenmeden kendi düşüncelerini oluşturabilmeleri için, bilgi edinme hakkı sayesinde kendisindeki mevcut bilgileri kamuoyu ile paylaşması, talep edenlerin bilgi ve belgelere ulaşmasını temin etmesi gerekir[36]. İdare bunu yaparken bilgi edinme talebi ile kişisel verilerin korunması arasında bir denge sağlamalıdır.

Bilgi edinme hakkı genel güvenlik, milli savunma ve uluslararası ilişkiler gibi alanları kapsamamaktadır[37]. Bu alanlar bilgi edinme hakkının ulaşabileceği sınırı gösterir. Bilgi edinme hakkının sınırı ile ifade edilen husus, talep edilemeyecek bilgi ve belgeler ile kamu idarelerinin vermeye mecbur olmadığı bilgi ve belgelerdir[38]. Bilgi edinme hakkının istisnasını oluşturan gizlilik iki grupta incelenmektedir. Birincisi, milli güvenlik ve uluslararası ilişkiler gibi devletin hâkimiyet sahasındaki bilgilerdir. İkincisi ise, bireylerin sağlık bilgileri ve ailevi bilgileri gibi özel hayatın gizliliğinin muhafazasına dair bilgilerdir[39].

[1] AZER Can, Bilgi Edinme Hakkı, AÜSBE Doktora Tezi, Ankara 2010, s. 66.

[2] SOYKAN, agm., s. 65; TAŞKIN, agm., s. 192.

[3] YAŞAMIŞ, agm., s. 22.

[4] ERKAL Atila, “Bilgi Hukuku Üzerine Bir Deneme”, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Mecmuası, Prof. Dr. İl Han ÖZAY’a Armağan, C. LXIX, Y. 2011, S. 1-2, s. 471.

[5] YAŞAMIŞ, agm., s. 23.

[6] KAYA, age., s. 62; YAŞAMIŞ, agm., s. 23; ŞİMŞEK Ebru İmren/GÜVEN Ahmet, “Demokratik ve Şeffaf Yönetimi Anlamlandıran Bir Hak: Bilgi Edinme Hakkı”, Sosyal Bilimler Araştırmaları Dergisi, Y. 2007, S. 1, s. 260; GÜNİ Yusuf, Bilgi Edinme Hakkı ve Türkiye Uygulaması, AÜSBE, Yüksek Lisans Tezi, Ankara 2008, s. 22.

[7] YAŞAMIŞ, agm., s. 21-22.

[8] KÖKÜSARI İsmail, “Hak Arama Özgürlüğü ve 2010 Anayasa Değişiklikleri”, Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, C. XV, Y. 2011, S. 1, s. 195.

[9] YILDIRIM Ramazan, “İdare Hukuku Açısından Bilgi Edinme Hak ve Özgürlüğü”, Başbakanlık İdari Usul Kanunu Hazırlığı Uluslararası Sempozyumu, Bildiriler, Ankara 1998, s. 248; HIZ Yüksel/YILMAZ Zekeriya, Açıklamalı – Notlu – Gerekçeli Bilgi Edinme ve Dilekçe Hakkı, Ankara 2004, s. 46; YÜCEL Erdoğan, “Türkiye’de Bilgi Edinme Hakkı ve Uygulaması”, Adalet Dergisi, Y. 97, 2005, S. 23, s. 167.

[10] ÖZAY İl Han, Günışığında Yönetim, İstanbul 2004, s. 4.

[11] AKYILDIZ/DEMİR, agm., s. 598.

[12] AZER, age., s. 66.

[13] ŞİMŞEK/GÜVEN, agm., s. 262.

[14] HIZ/YILMAZ, age., s. 47.

[15] TAKCI Ahmet/TAKCI Tuğçe, “Avrupa Birliği Hukukunda İyi Yönetim Hakkı ve Belgelere Erişim Hakkı”, Adalet Dergisi, Y. 2012, S. 42, s. 56.

[16] AZER, age., s. 68.

[17] HIZ/YILMAZ, age., s. 47; AZER, age., s. 67.

[18] SOYKAN, agm., s. 65; ŞİMŞEK/GÜVEN, agm., s. 262.

[19] AZER, age., s. 67.

[20] DEMİRKIRAN Özlem/ESER Hamza Bahadır/KEKLİK Belma, “Demokrasinin Tabana Yayılması, Yönetimde Şeffaflık ve Hesap Verilebilirlik Bağlamında Bilgi Edinme Hakkı Kanunu”, Akdeniz Üniversitesi Uluslararası Alanya İşletme Fakültesi Dergisi, C. 3, Y. 2011, S. 2, s. 19.

[21] ŞENGÜL Ramazan, “Bilgi Edinme Hakkı Kanunu Türk Kamu Yönetimini ‘Camdan Eve’ Dönüştürür Mü?”, Ankara Üniversitesi SBF Dergisi, C. 60, Y. 2005, S. 3, s. 222-223.

[22] ARAS Zeliha/ALTINOK Emre Baturay, “Türkiye’de Bilgi Edinme Hakkı ve Uygulama Sorunları”, Ankara Barosu Dergisi, Y. 67, S. 1, 2009, s. 108.

[23] SOYKAN, agm., s. 64.

[24] YÜCEL, agm., s. 167.

[25] ÇOLAK İlker, “Bilgi Edinme Hakkı, Önemi ve Bilgi Verme Yükümlülüğü”, http://www.ilkercolak.com.tr/ bilgi-edinme-hakki-onemi-ve-bilgi-verme-yukumlulugu/, ET. 27.11.2014.

[26] FUNK/SEAMON, age., s. 357.

[27] GÖZLER Kemal, İdare Hukuku, C. II, 2. Baskı, Bursa 2009, s. 776.

[28] YILDIRIM, agm., s. 249.

[29] ATAY Ender Ethem, İdare Hukuku, 2. Baskı, Ankara 2009, s. 411.

[30] AZER, age., s. 68-69.

[31] AZER, age., s. 69.

[32] BOYLE Kevin, International Human Rights Law, Ed. MOECKLI Daniel/SHAH Sangeeta/SIVAKUMARAN Sandesh, New York 2010, s. 268.

[33] AZER, age., s. 69.

[34] AZER, age., s. 70, 74 ve 76.

[35] STRAUSS/ RAKOFF/FARINA, age., s. 734.

[36] AZER, age., s. 69-70.

[37] STRAUSS/ RAKOFF/FARINA, age., s. 747; ŞENGÜL, agm., s. 228.

[38] ÇAĞLAYAN, age., s. 459.

[39] ŞENGÜL, agm., s. 228-229.